Haziran 08, 2009

Facebook'un suyunu çıkartmak

Şimdi Facebook şöyledir, böyledir diye lafa girmeyeceğim. Komplo teorilerinden tutun da, Facebook'un sosyolojik etkilerine kadar bir yığın şey yazılabilir. Bence o kadar büyültülcek bir şey olmadığı gibi, göz ardı edilecek bir şey de değil. Her icat gibi, hangi amaçla, nasıl kullandığınıza bakıyor. Çok işe yaradığını, gerçekten hayata artı bir değer kattığını da gördüm, seviyesizliğin dibine vurduğunu da... Bu yazının konusunu ise, beni son dönemlerde fazlası ile ifrit eden ve gün be gün artan bu seviyesizlik ve suyunu çıkartma hareketleri oluşturuyor. Buyrun 1. maddemize:

1) Kılım döndü statüs'leri: İnsanoğlu herhalde tunç devrinden beri ilgi çekmek için uğraşır. Bugüne kadar hayatınızda, büyük ölçüde de ergenlikte, etrafınızda ya da kendinizde sayısız ilgi çekme atraksiyonu görmüşsünüzdür/yapmışsınızdır. Normaldir, anlarım, insan psikolojisi cart curt..Ama bir yaştan sonra bitmesi gerekmez mi? Ya da bunu sanal aleme taşımanın yararı ne? Ya siz manyak mısınız? Bana ne sizin kafanız mı ağrıyor, gözünüz mü çıktı? Daha bugün 30'lu yaşlarına yaklaşmış bir kişinin statüsü: ".... has a headache"..Eeee yani.. Ya da bilmemneremde, bilmem ne çıktı statüsleri..Baba, kolun kırılır halı saha turnuvasını kaçırırsın. Evde kös kös otururken "Selami kolunu kırdığı için halı saha turnuvasını kaçırmaktan dolayı çok üzgün :((" diye yazarsın, anlarım. Bana ne senin kafandan? Geçmiş olsun dememi mi bekliyorsun? Peki, geçmiş olsun.

2) Seri ilan notification'lar: Şimdi biliyorsunuz, "notification" denilen bir hadise var. Sağ alt köşede her girdiğinizde büyük ihtimalle görüyorsunuzdur. Ben ortalama olarak günde bir kere Facebook'a giren bir insanım, haliyle fazla birikme olmuyor. Ancak buna rağmen, her girdiğimde en az beş tane, saçma bir yarışmaya davet, saçma bir eklentinin reklamı, saçma testler hakkında bildirimler vs. Ya bi bırakın peşimi, nesiniz ya. Katılmayacam vampirler zımbırtısına..Tamam mı?

3)Freudyen testler: Yorumsuz sunuyorum. "Hangi noktalama işaretisiniz?" "Hangi soulgem'siniz?" "Hangi [höttörö] karakterisiniz?" "Hangi dizisiniz?" Şimdi de ben soruyorum: Ya, siz manyak mısınız? Ben niye bir Aşk-ı Memnu karakteri olmak isteyeyim ya..Ben, benim. Kendimi, şehirler, noktalama işaretleri vs. üzerinden tanımlamaya ihtiyacım yok. Siz de gidin daha iyi bir iş bulun kendinize.

4) Facebook'u hayatın aynası sananlar: Şimdi şöyle bir insan grubu var. Genelde de kız oluyorlar ya neyse. Bu grup, çoğunlukla sevgililerinin profil, fotoğraf vs. lerini ilişkileri üzerinden tanımlamalarını isterler. Mesela illa ki profil fotoğrafında ikisinin resmi olacak. Mutlaka, i"n a relationship" bilmem ne olacak, mutlaka eski sevgililerin de gözüktüğü fotolar kaldırılacak. 1984'de Okyanusya'da yaşıyoruz ya. Kardeşim, Facebook hayatın aynası, sizin ne, kim, nasıl olduğunuzu gösteren bir araç değil. Bırakın insanlar nasıl istiyorlarsa öyle düzenlesinler. O orada yazınca sizin ilişkiniz resmileşmiyor, ya da artık in a relationship yazmayınca, siz ayrılmış sayılmıyorsunuz. Sakin ol. Tamam? Geçti...

5) Şimdilik son ama devam edecek, merak etmeyin. Veeeeeee "Obama bugün tuvalete çıkamamış" grupları: Ne diyeyim bilemiyorum ki? İşte şu an bana davet olarak gönderilmiş bazı naçizane gruplarımız:
Yeniköy Emek Kafe Kapatılamaz

Meltem Taşkan'ı Powerturk Popstar Yarışmasında Destekleyenler

Bu Gruptan AKP'ye Oy Çıkmaz ---> Seçime Kadar Tüm Arkadaş Listeni Davet Et



Allah cezanızı verecek de, du bakalım...

Hiç yorum yok: